Milyonlarca kişi 7’den 70’e acaba asgari ücret ne kadar olacak sorusunu kendisine sormaya başladı…
Asgari Ücret Tespit Komisyonu, ilk toplantısını her sene olduğu gibi yıl da Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ev sahipliğinde yapacak…
Saat 14:00’da yapılacak olan toplantıya işvereni temsilen TİSK katılacak ama işçiyi temsilen Türk-İş, komisyonun yapısı değişmedikçe katılmama kararı almıştı. Bakalım bugün Türk-İş Konfederasyonu ne yapacak.
Türk-İş Konfederasyonu serzenişinde haklı hem de sonuna kadar. Komisyonun yapısı değişmeli. İşveren ve işçi tarafı karşılıklı müzakere etmeli ücret ne olacak diye. Hükümet, hiçbir şekilde müdahale etmemeli, sadece hakem görevi görmeli.
Çünkü bugüne kadar asgari ücretin nasıl belirlendiği hepimizin malumu…
Tüm veriler, tüm çıplaklığıyla konulmalı… Özellikle de kira, ulaşım, eğitim, faturalar, gıda…
Şimdiden asgari ücret konusunda senaryolar konuşulmaya başlandı. Yüzde 20 olacak diyen de var, yüzde 30 diyende… Ama ben hiç yüzde 40 veya 50 denildiğini duymadım. Yoksa ben mi kaçırdım.
Yine Türk-İş Konfederasyonu’nun verilerinden yol çıkalım. Türk-İş’e göre açlık sınırı kasımda 29 bin lirayı geçti. Yoksulluk ise bu rakamın neredeyse 3,5 katı. Diğer konfederasyonların yaptığı araştırmada rakamlar aynı seviyede, hatta üstü var, altı yok.
Hayat pahalılığı, yaşam koşulları almış başını gidiyorken, her şey ortada iken asgari ücrete yüzde 30 yapılsa bile 29 bin lira etmiyor. Yahu, ülkemizin sürekli büyüdüğü yönünde açıklamalar yapılıyor. O zaman bu büyümeden çalışanlara neden pay verilmiyor?
Ekonomik krizde tüm yük çalışanların sırtına yükleniyorsa o zaman büyümeden de pay verilmeli…
Asgari ücreti belirleyenler ellerini vicdanlarına koysunlar, ‘Ben olsam bu maaş ile geçinebilir miyim?’ diye kendi kendilerine sorsunlar. Zaten milyonlarca çalışan bir yıl boyunca 22 bin 104 lira ile geçinmek zorunda kaldı. İnsanca yaşamak her insanın en doğal hakkıdır.
Bakalım süreçte bizi neler bekliyor…