Kuraklık ve zirai don nedeniyle hububattan umduğunu bulamayan üretici, aynı şekilde Antepfıstığında yok yılı olması dolayısıyla yine beklediğini alamadı. Şimdi ise sırada zeytin hasadı var.
Zeytin hasadı, bölge çiftçisinin en önemli gelir kaynakları arasında yer alıyor. Gelir bakımından ikinci veya üçüncü sırada yer aldığını söyleyebiliriz.
Antepfıstığında olduğu gibi zeytinde de bu sene yok yılı yaşanıyor. Buna bir de kuraklık eklenince düşük olan rekolte daha da düştü. Bazı bölgelerde zeytin hiç yok, bazılarında ise çok az…
Yani bu sene masrafları bile çıkaramayabilir çiftçi…
Tabii zeytinin az olması direkt olarak zeytinyağı fiyatlarını etkileyecek. Bu bilinen bir gerçek…
Şu anda piyasa da 18 kilogram zeytinyağının fiyatının 6 bin lira olduğu konuşuluyor. Bu fiyatlar ilerleyen zamanlarda daha da yükselecek. Durum böyle olunca ekonomik anlamda zor günler geçiren vatandaş, zeytinyağı almakta zorlanacak ya da alamayacak.
Zeytinyağı alacak olanlar ise, çok dikkatli olmalı. Çünkü zeytinyağı diyerek hileli ürünler satılıyor. Bunu geçen yıllarda gördük. Gaziantep Tarım ve Orman Bakanlığı, yaptığı denetimlerde zeytinyağı diye satılan ama gerçekte zeytinyağı olmayan ürünleri ele geçirmişti.
O yüzden insanlar bildikleri, tanıdıkları yerlerden zeytinyağı almalı. Üstelik zeytinyağı tenekesinin üzerinden zeytinin çekildiği fabrikanın ismi yazmalı. Bu şart…
Vatandaşın da buna dikkat etmesi gerekiyor…
Gaziantep Tarım ve Orman Müdürlüğü ve zabıta ekiplerine büyük görevler düşüyor. Bu konuda denetimlerine daha fazla ağırlık vermeleri lazım…