Zeytinliklerin madencilik faaliyetlerine açılacak olması nedeniyle eleştirilen yasa TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu’nda kabul edildi.
Şahinbey Ziraat Odası Başkanı Ali Çolak, ‘’Çiftçi zeytin ve fıstık gibi ürünlerden gelen hasat ile geçimini sağlıyor. Dolayısıyla zeytinciliğin maden olacaklarına açılması çiftçinin can suyunun kesilmesi anlamına geliyor. Yanlış karardan dönülmesi çağrısında bulunuyoruz. Böyle devam ederlerse ilerleyen dönemlerde tarlaları ektirecek çiftçi bulamayacağız’’ uyarısında bulundu.
Günümüzde doğa felaketleri yaşanıyor
Yasanın çıkmasına şaşırdıklarını kaydeden Çolak, ‘’Zeytin bahçeleri dışında yer kalmamış gibi bu alanlara göz dikilmiş durumda. Zeytin bahçelerinden binlerce insan evine ekmek götürüyor. Günümüzde doğa felaketleri yaşanıyor. Temmuz ayında bazı illerimize kar yağdığını gördük. Gece-gündüz arasında sıcak-soğuk farklılıkları yaşanmaya başlandı. Bunlar doğanın katledilmesi ile yaşandı. Doğayı korumamız gerekirken tahrip etmek için kanunlar çıkartıyoruz’’ dedi.
200 yıllık olan zeytin ağaçlarımız mevcut
‘Zeytin ağaçlarının başka alanlara taşınacağını söylemek çiftçiyi kandırmaktır’ diyen Çolak, ‘’200 yıllık olan zeytin ağaçlarımız mevcut. Bu yaştaki bir zeytin ağacı sökülüp başka yere götürüldüğünde kesinlikle verim vermez. Ayrıca ağacın hayatta kalma şansı da çok düşük. O yüzden bu yasanın çıkmasını tasvip etmiyoruz. Zaten kurak bir dönem yaşıyoruz’’ tespitini yaptı.
Her yıl bir önceki yıldan daha kurak geçiyor
Çolak, ‘’Her yıl bir önceki yıldan daha kurak geçiyor. Hiç olmazsa zeytin ağaçları doğayı koruma açısından önemli. Bunun yanı sıra tek yıllık ürün olmadığından suya biraz daha dayanıklı. Zeytinlik alanları maden ocaklarına açıldığında çiftçiyi köyde tutamayız. Sonuna kadar da direnmeyi sürdüreceğiz’’ şeklinde konuştu.
Her şeyin para olmadığını her zaman dile getiriyoruz
Tarım, çiftçi ve doğayı düşünen kimsenin olmamasından dert yanan Çolak, ‘’Her şeyin para olmadığını her zaman dile getiriyoruz. İlerleyen zamanlarda gıda krizi yaşandığında hiç kimse para yiyemeyecek. Gaziantep’te aşırı derece de bir imar kirliliği var. Asırlık zeytin ve fıstık ağaçlarımız tek tek sökülüp yerine inşaatlar dikiliyor. Gaziantep tarım ve tekstil kenti olarak biliniyordu ama şimdi bu ismin tarım ve villa kenti olarak değiştirilmesi daha uygun. Çünkü her tarafta mantar gibi türeyen villalar yapılarak tarım arazileri katlediliyor’’ ifadelerini kullandı.