Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde ‘Yeşil Altın’ olarak bilinen Antep fıstığının hasadının sonuna yaklaşılıyor. Hatta bazı bölgelerde hasat tamamlandı bile…
Malum bu sene Antep fıstığının yok yılı. Buna bir de kuraklık ve aşırı sıcaklar eklenince var olan rekolte daha da düştü. Dolayısıyla çiftçiler bu sene umduğunu bulamadı.
Daha da ilerisin söyleyeyim, hiç fıstık olmayan arazilerle karşılaşıldı bu sene…
Küresel iklim değişikliğine bağlı olarak mevsimlerde yaşanan değişmeler Antep fıstığı ağacını çok olumsuz yönde etkiledi. Bu sene birçok ağaçta geçen yıllarda olmadığı kadar kuru dal bulunuyor.
Hatta aşırı sıcakların yanı sıra yaşanan zirai don olayları önümüzdeki yılın fıstığını da aldı götürdü. Önümüzde yıl fıstığın var yılı olmasına karşın söylediğim sebepler sonucunda yine rekolte düşük kalacak. Daha hasada bir yıl var, o zamana kadar neler olacağını hiç bilemiyoruz.
Tüm bunların yanı sıra Antep fıstığı, baklavadan kuruyemişe, yemeklerden tatlıya kadar birçok sektörde kullanılan bir sanayi ürünü haline geldi. Lezzeti ve aroması bakımından birçok ülkede yetişen fıstıklardan ayrılır.
Binlerce çiftçinin geçim kaynağını oluşturuyor Antep fıstığı…
O yüzden Antep fıstığı hem de bölgemiz hem de şehrimiz için bir değerdir. Bu değere sahip çıkmamız gerekiyor.
Bu değerin tanıtımını yapmamız lazım…
