Toplumların ileri gitmesi ve kalkınması öyle kolay olmuyor. Bir kere herkesin çalışması lazım.
Artık bir kişi çalışsın 5-6 kişiyi beslesin devri çok geride kaldı. Hayat çok pahalı ve gelirler hiçbir şeye yetmiyor. Geçim sıkıntısı öyle bir kişinin üzerine yıkılacak şey değil.
Çalışmak, çok çalışmak, işimizi çok iyi yapmak zorundayız.
Günümüzde çoğu insan sevmediği işlerde çalıştığı için suratlar hep böyle bir asık, işini yaparken lütfen yapıyor gibi. Hem kendisi mutsuz hem de karşıyı mutsuz ve huzursuz ediyor.
İşte insanlar işlerini sevmeden çalıştığı ve düzgün yapmadığı için de bir türlü ilerleyemiyoruz. Gelişmemiz kaplumbağa hızı ile oluyor.
Şimdi çoğu insanın sevmediği işte çalıştığı doğru. Ama ülke koşulları dikkate alındığında, madem elimize bir iş geçmiş. Bari en iyi şekilde yapalım, hakkını verelim diyen yok.
İnsanlar, nasıl zaman doldururum, nasıl geçiştiririm derdinde oluyor. Yaptığı işle ilgili muhataplarını huzursuz ve mutsuz ediyor.
Oysa bu işin kıymetini bileyim diye işine dört elle sarılsa ve güler yüzle o işi yapsa hem kendisi daha mutlu olacak hem karşıyı mutlu edecek.
Ama ne yazık ki insanlarda o bilinç yok.
Madem sevmediğim bir işi yapıyorum, o zaman en kötüsünü yaparım diye düşünüyor. Böyle olunca da hem kendine hem çevresine zarar veriyor.
İnsanlar işini düzgün yapmayınca inanılmaz aksaklıklar ve terslikler yaşayarak mutsuz oluyoruz. Bir kişinin işini kötü yapması onlarca insanı mutsuz edebiliyor.
İşte bu yüzden, elinize geçen işin kıymetini bilerek en iyi ve düzgün şekilde yapmak zorundasınız.
